23 Eylül 2012 Pazar

San Francisco

Bay Bridge'den San Francisco'ya girdik, Bay Bridge upuzun bir köprü Oakland ile San Francisco'yu birbirine bağlıyor.
Gece girdiğimiz San Francisco sokaklarında ilk olarak evsizler dikkatimizi çekti. San Francisco Amerika'da en cok evsizin yaşadığı sehirlerden biriymiş, bunun sebebi de yıl boyunca sıcaklığın cok değişmiyor olması, ne cok sıcak ne de cok soğuk , hatta bu yüzden başka eyaletlerden evsizlere para verip San Francisco'ya yoluyorlarmış. Neyse bu kadar evsiz muhabbeti yeter, otelimiz China Town'un hemen girişinde Grand St üzerinde bir oteldi... Yer bakımından çok şanslıydık, ünlü mağazaların olduğu Union Square'e yürüyerek 5 dk mesafedeydik...

İlk günkü programımız Pier 39'dan kalkan botlarla bir turla başladı, bu turu da gitmeden önce internetteki fırsat sitelerinden indirimli aldım. Bot önce ünlü Golden Gate Köprüsünün altından geçip, yine ünlü hapishane ada Alcatrazın cevresinde dolandı. Şansımıza güneşli ve cok güzel bir hava vardı, buna rağmen botta cok esiyordu, bottaki rüzgarlı hava üşütse de gunes hepimizi cok fena yaktı, özellikle en beyazımız olan İsmail'i :(
Sonrasında Pier 39'da da oldukça vakit geçirdik. Burası oldukça turistik bir yer ve kalabalık yine de cok renkli oluşu bizi çekti ;) Forest Gump filmindeki Bubba Gump restoranlarından birisi de burada... Daha önce Newyork'ta gittiğimiz Bubba Gump'a San Francisco'da da gitmeden edemezdik:) Burası ağırlıklı olarak karidesli yemeklerden olusan bir deniz mahsulleri restoran zinciri. Kapıda o kadar cok sıra vardı ki, ismimizi listeye yazıp gelecegimiz saati söylediler. Cok şirin ve karakteri olan bir restoran burası, yine olsa da yine gitsek ;)
Pier 39 a yakın bir yerde Ghirardelli çikolata fabrikası var, aslında alışveriş merkezi gibi bı yer birazcık, Ghirardelli çikolatalarının satıldığı cafeler de var, orda yediğimiz hot fudge sundea harikaydı!!
Burdan sonraki durağımız unlu Lombard St, dünyanın en virajlı sokağı olarak geçiyor, cok da uzun olmayan bu sokak da renkli çiçekleri, körfez ve San Francisco manzarasıyla gidilmesi gereken yerlerden SF'de.
San Francisco cok güzel ve ruhu olan bir sehir, diğer sehirlerden ayırt edilen kendine özgü bir havası var. İnsanları da sehrin sokakları da karakterli. Yasamak isteyeceğim sehirlerden birisi ... Küçüklüğümden hatırladığım Full House dizisi de burada çekilmiş, o dizideki ev painted ladies diye adlandırılan victorian tarzı evlerden biri. Burası da Alamo Square Park'ın hemen yanında, bu park da yine biraz tepede ve cok güzel bir manzarası var, asıl manzara Twin Peaks'teymis aslında, orada yaşayan arkadasımız Onur bizi oraya da götürdü ama gece hava o kadar sisli ve soguktu ki biz kızların arabandan inmemizle geri binmemiz bir oldu :)
Onur bizi sadece Twin Peaks'e götürmedi tabiki, San Francisco gece kulüplerine de gittik... Onur götürdüğü için isimlerini hatırlamıyorum ama güzeldi gercekten...
Golden Gate Park'a gittik sonra, kocaman bir park, oyle yerleri gordukce o sehirde yasayanlarin ne kadar sansli olduklarini dusundum bir kez daha. Aslinda böyle yerler hep dikkatimi çekmiştir, Paristeki Bois de Bologne, Berlin'deki Tiergarden, Newyork'taki Central Park, cok büyük metropoller olsa da orada yaşayanlar için yapılmış doga alanları, Ankara için de ODTU var sanırım sadece yakın olan ama aslında cok farklı konseptlerde... Bu büyük parklarda insanlar bisiklete biniyor, koşuyor, kopekleriyle oynuyorlar, içlerinde yapay da olsa büyük goller var onun kenarında dinleniyorlar. Biz ise bu konuda cok sanssiziz bence.
SF da ilgimizi ceken baska bir bölge de Haight and Ashbury. Burası hippiliğin doğduğu bölge olarak anılıyor ve burada hala hippi akımını benimsemiş insanlar yaşıyor. Salaş ve eğlenceli bir yer, ikinci el satan mağazalar, müzik dükkanları ve renkli insanlarıyla ilginç bir yerdi. Burayı da sevdik biz.

Golden Gate
 

Alcatraz
 

Pier 39




Pier 39
 

Bubba Gump Shrimp and Co





Cable Car


San Francisco sokakları


San Francisco Cable Car



Cable Car
  

Lombard Street
 


Lombard Street
 

San Francisco


San Francisco'ya gitmişken bir gün de üzüm bağlarını gezelim dedik, o da bir sonraki yazıda artık ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder