30 Ekim 2013 Çarşamba

Karşılaşmalar...

Bir işe girince karşına bağlantılı bir sürü benzer iş veya insan çıkar ya, galiba çekiyoruz bir şekilde ya da algımız o yöne kayıyor daha çok fark ediyoruz böyle şeyleri...

Yoga eğitmenliği konusunda da öyle oldu, sanki şuan yoga çağındayız ve herkes yoga eğitmeni, sadece yoga yapıyor demiyorum herkes yoga eğitmeni olmuş, olacak veya olmak istiyor :) Öyle bir akımın içindeyim şuan :) Yoga ile ilgili de okudukça, araştırdıkça daha çok öyle kişilerle karşılaşıyorum tabiki :) Şahane aslında!! Daha çok karşılaşma, yeni insanlar yeni bilgiler yeni keyifler...


3 Ekim 2013 Perşembe

Yoga Eğitmeni

Aralık 2011'de Yoga başlığı altında bir yazı yazmıştım :) Bugün ona yönelik bir adım attım :) Yoga eğitmenliği kursuna başladım... İstiyordum ve düşündüm başlamakla ne kaybederim ki? Ama kazanacağım çok şey var gibi geldi... O zaman da yazdığım gibi çok iyi yapabildiğim için değil, sınıftaki parlak öğrenci olmadım hiç bir zaman ama sevdiğim için, beni rahatlattığı için, mutlu ettiği için ve bana yeni bir alternatif oluşturduğu için :)

Umarım çok iyi bir yoga eğitmeni olurum!! :)

Uzakdoğu Gezisi - Chiang Mai



Uzakdoğu gezimizin 2. durağı Tayland'ın kuzeyindeki en büyük şehri Chiang Mai idi. Chiang Mai, Bangkok'a göre daha düzenli sevimli tatlı bir şehir... Öyle Bangkok'taki gibi gökdelenler falan yok, daha yerel daha samimi... Biz şehir merkezinde Roseate otelde kaldık, yeni yapılmış, çok büyük olmayan bir otel kendi içinde tur ofisi de var. Chiang Mai'ye Bangkok'tan uçakla geçtik. Havaalanı otel arası 150 THB civarındaydı diye hatırlıyorum. Toplam 1 gecemiz, 2 tam günümüz vardı Chiang Mai'de. O yüzden gelir gelmez oteldeki tur şirketinden bir araç ayarlayıp turumuza hızlıca başladık. Öncelikle şehrin içindeki tapınakları gezdik, .... en iyisiydi... Daha sonra Long Neck Tribe'a doğru yola çıktık... Oraya gelmeden orkide çiftliğinde mola vermek istedi şoförümüz, biz ilk başta çok istemedik ama gittikten sonra çok memnun kaldık, hem yemekleri çok güzeldi hem de orkideler şahaneydi... Öyle turist kazıklama durumu da yoktu, fiyatlar gayet uygundu.


Uzun Boyunlu Kadınlar kabilesi, Burma'dan Tayland'a sığınmış, bir kabile... Özellikleri ise boyunlarına metal halkalar takmaları. 5 yaşından itibaren takmaya başlıyorlar ve her sene arttırıyorlarmış.

Uzun boyunlu kadınlardan sonraki durağımız Wat Phra That Doi Suthep tapınağıydı... Uzuuun merdivenlerle çıkılan bir tepenin üzerinde kurulmuş bir tapınak, bahçesi ve manzarası çok güzel... Ayrıca merdiven kısmı da çok güzel, yeşillik bir tepeye dik merdivenlerden çıkılıyor... Merdiveni kullanmak istemeyenler için teleferik bile var... Giriş ücretli ama çok düşük bir ücreti vardı, 20-40 THB gibi bir şey kişi başı... 

Chiang Mai'deki 2. Günümüzde file bindik... Ama öyle bakıcılı eğerli değil, direkt filin üstüne bindik, çok keyifliydi, ilk başta ısınma turu olarak fillerle tanıştık, orda bana biraz korkutucu geldi aslında :) şeker kamışlarına doğru koşuyorlar çünkü ben üstündeyken :) ama sonra her iki kişiye 1 fil geldi, Burakla bizim filimiz 65 yaşında hiç bebeği olmamış bir dişiydi... Çok tatlı çok uysaldı.. Onlarla nehre gittik, nehirde filleri yıkadık, fırçaladık, bizimki zevkten mest oldu resmen, şekerleme yaptı :) Chiang Mai'de bir çok fil kampı var, aslında önceden arayıp rezervasyon yaptırmakta fayda var, biz oraya gittikten sonra ayarladık ama bu arada istediğimiz diğer bir kaç kamp da dolmuştu... 


Fil kampından saat 15:00 civarı döndük ve tatilimizin en ZP anlarından biri için Fah Lanna Spa'ya gittik... aman tanrım o nasıl bir yerdi öyle... Tayland standartlarına göre biraz yüksek ama buradaki 1 saatlik masaj fiyatına, orada, harika bir SPA merkezinde 3 saat masaj yaptırdık... Hayatımın enlerinden biriydi sanırım :) Böyle harika bir şey olamaz... Masajla mest olduktan sonra bizi havaalanına da bıraktılar... Ve bir sonraki durağımız Phuket...